HAC AYLARI VE KURBAN BAYRAMI

DETSELİ MEHMET CEVİZ HOCA mehmetceviz69@hotmail.com

 Hac ayları; Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayının ilk on günüdür. Bu zaman diliminde Mü'minler akın akın arzın merkezi Kabe, mübarek mekanlar ve insanlığın atası Hz. Adem ile Havva annemizin cennetten çıkarıldıktan sonra buluştukları Arafat Dağı’nda vakfeye durma yani dua etme, aynı zamanda mahşer yerinin temsili yaşama anıdır. Irk, renk, zengin, fakir ve makam gözetilmeden herkesin eşit bir şekilde meşakkatli bir ortamda Allah'a dua etme ve kendi benliğini hatırlama zamanıdır. İbadet niyetiyle bulunan tüm insanlar Allah’ın misafirleridir. Hac ibadetinin yapılacağı mekanları Hz. İbrahim zamanında bizzat; Allah'ın emri ile, elçilik görevinde olan, Cebrail meleğin bizzat belirlediği, Allah Resulü zamanında tekrar hudutları belirlenen, haram bölgesi ve Hac menasikinin (ibadetlerin yol ve yöntemleri) yapılacağı yerler belirlenmiştir.

Sünnet ve vacipleri olmakla birlikte üç ana temelde farzı bulunmaktadır ki bunlar:
1- İhrama girmek (rida ve izar denilen dikişsiz iki bez parçası rida;bel üstüne giyilen, izar ise belden aşağısına giyilen bez parçası ve niyet)

2- Arafatta vakfeye durmak (belli zamanda mutlaka Arafat bölgesinde belirlenen yerde durup dua etmek)

3- Kabe'yi tavaf etmek (ziyaret tavafı adı verilir.) Allah(c.c) Hac Suresi 27. Ayette Haccı zengin olan ve emniyet, sağlık gibi bazı şartları taşımakla birlikte her Müslüman'a farz kılmıştır. "Bütün insanlara Haccı ilan et ki, gerek yaya olarak, gerekse çok uzak diyarlardan yola çıkan ve yolculuktan zayıf düşmüş yorgun develer üzerinde sana gelsinler." buyurmaktadır. Sonuç itibariyle Hac, İslam’ın hem beden hem de mal ile yapılan bir ibadet türüdür. Maddi durumu olmadığı halde borç veya başkasının hakkını yiyerek hacca gidilmez. Kredi çekip, haram olan faize bulaşıp haram yoldan kazanılacak parayla ibadet yapılmaz. Şayet “Allah kabul eder canım” demenin bile Gayretullah’a dokunacağını unutmayalım. İhram bir kefeni hatırlattığı için, ihramlı olana muhrim denmektedir. Hac İbadeti yaparken olduğu gibi insanlar ve özellikle Mü’minler hayatı boyunca, Hac için ihramlı bir insan gibi haramlardan uzak olmalıdır.
  Bayramdan bir gün önce olan Arefe Günü, hadislerde buyrulduğu gibi mübarek günlerden bir gündür. Bugün dualara rağbet edilmesi gerektiği söylenmektedir. Ayrıca Arefe ve bayram günleri kabir ziyaretleri yapılmalı ve nesillerimiz de bu geleneklere devam etmelidir. Ayrıca kurban günlerine özel Arefe Günü Sabah Namazı ile başlayıp, bayramın dördüncü günü İkindi Namazı da dahil, farz namazı kılıp selam verdikten sonra araya dua katmadan teşrik tekbirleri sesli bir şekilde okunmalıdır. Kadınlar cemaatle kılarsa sessizce tekrar etmelidir. Teşrik tekbiri; "Allahü ekber Allahü ekber la ilahe illallahü vallahü ekber Allahü ekber velillehil hamd." şeklinde bir defaya mahsus okunmalıdır. Toplamda yirmi üç vakte tekabül etmektedir. Şayet unutulur ve teşrik tekbiri günleri geçmeden hatırlanır ise abdestli bir şekilde kıbleye dönerek kaç vakit unutulduysa tek tek söylenmelidir. Bugünler geçince hatırlanırsa okumaya gerek yoktur, ancak Allah'tan bağışlanma dilenmelidir. Zilhicce Ayı’nın (yani bugünlerde) ilk dokuz gününde veya tamamında (bayram günleri hariç) oruç tutmak müstehaptır (yani sevaptır). Arefe Günü(Salı) oruç tutmanın mükafatı çok büyüktür. Hakeza Allah Resulü "Arefe Günü tutulan orucun geçmiş ve gelecek birer yıllık günahları bağışlayacağı Allah'tan umulur.” buyurmuştur. (Müslim Sıyam 196-197) Fakat Hac’da olanların, Hac ibadetlerini aksatmamaları için onların Arefe Günü oruç tutmaları tavsiye edilmemektedir.

  Kurban; Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail Peygamberlerden itibaren başlayan İbrahimi vefa ve sözünde durmak, İsmaili teslimiyetin tezahürü olarak, sosyal farkındalığı oluşturup yoksul insanlara karşı empati kurma ve Allah'a olan bağlılığın sembolü olmaktadır. Yardımlaşma ve paylaşmanın sembolüdür. Kurban İbadeti insanı Rabbine yaklaştırır. Sadece et yemek ve dolapları etle doldurmak değil. Paylaşmayı yapabilmektir. Allah "Unutmayın ki, o kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah'a ulaşır. Sizden Allah'a ulaşacak olan tek şey takvanızdır. Allah böylece o hayvanları hizmetinize verdik ki, sizi doğru yola ilettiği için tekbir getirerek Allah'ın büyüklüğünü ilan edersiniz! Resulüm! Artık o iyilik eden ve işini güzel yapanları müjdele!” (Hac Suresi 37) diye kelam etmektedir. Bu nedenle bu bayramın ana teması bölüşebilmeyi bilmektir. Hac ibadetinde olduğu gibi maddi durumu olmayan insanların ailesini ve kendisini madden zorlayarak kesmesi akıllıca bir iş değildir. Yıl boyunca lüzumsuz ve gereksiz harcama yapacağına, ailesinin sağlık ve afiyet içerisinde ve Allah'ın verdiği nimetlere şükretmek düşüncesiyle kesmesi uygun olacaktır. Kredi çekerek faize girip kurban kesmenin akıllıca olmadığı gibi insanı günaha ve harama sevk etmektedir. Kurban bizzat veya vekaleten dini vecibelere uygun kesilmelidir. Kendisinin veya vekilinin kurbanı görmesi gerekir. Kurban yerine, yiyecek giyecek veya başka hayırlar yaparak bu ibadet yerine getirilmez. Bu ibadet başka o hayırların yeri başkadır. Kurbanı Allah'a adıyoruz. Hayrı, haktan halka aktarıyoruz. Avm'lerde satılan etlerden alarak kurban ibadeti yerine getirilmiş olmaz, sadece kendimizi kandırmış oluruz. Mazeret yoksa kurban kesme zahmetinden kaçmak için vekaletle kestirip, ailesine de kasaptan et alarak idare etmek Müslümana yakışmaz.

   Gönüllere dokunabilmek, öksüz ve yetimleri güldürebilmek, bayram ruhunu kuşanabilmek dileğiyle hayırlı bayramlar…