.Ne Oldu Bize ? Biz Böyle Değildik !

DETSELİ MEHMET CEVİZ HOCA mehmetceviz69@hotmail.com

Biz böyle değildik. Sonradan böyle olduk. Milli ve manevi DNA'mızı bozmuşlar. Nasıl mı? 'Ben siftah yaptım komşu esnaftan alışveriş yapın' dan
'Latin serpuşu görmektense Türk sarığı görmeyi yeğlerim' den 'Almanya' ya ilk giden Türk işçiler için, Osmanlı torunları geliyor diyerek davul zurnayla karşılanan güvenilir bir halden, birbirine güvenmeyen insanlar ve toplum oluverdik. Buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz.

Yaşadığımız şu zaman diliminde şirazeden çıkmış bir toplum halini aldık. Toplum olarak halimiz pürmelal. Yıllarca Kur'an dan uzak tutmaya  çalıştılar, olmadı. Resulüllah'ın sünnetini elimizden almak için hâlâ yarım kafalı, güya alim müsveddeleri bu yolda uğraş veriyorlar. Kur'an bize yeter, sünnete gerek yok derler, kendileri ciltler dolusu kitap yazarlar. Bunlar; Peygamber'e laf eder, ahlaksız adam! Peygamber'e salavat getirmeyi yalakalık olarak görür. Ashabına laf eder, İmam-ı Azam'ı beğenmez, Mevlana'ya laf eder. Bu tipler yıllarca Batı Batı diye diye Batı'nın insanları kadar bile insan olamadılar. Beğenmeyenler kim? Beğenmediklerinin ayağındaki tozu olamayacak, kendilerini dev aynasında gören zavallılar. Bunlara dikkat! Deizm'i bu topluma yerleştirmek için uğraşıyorlar. 

  Hz. Peygamber(s.a.v)"Şerlilerin en şerlisi kötü alimlerdir." ifadesiyle şerli alimlerden Allah Müslümanlar'ı korusun. Peki bizler, ehl-i sünnet ve'l-cemâat, ne yapıyoruz?Birbirimizle uğraşıyoruz. Hasılı umrumuzda bile değil maalesef. Halbuki Allah Resulü
"Kıyamet gününde en şiddetli azap görecek kimse, ilminden istifade edilmeyen alimdir." Hadisine rağmen toplumu aydınlatması gereken alimler, ortada yoklar. Onlar; meydanı boş bırakınca şarlatanlar meydanda cirit atıyor. Yani şairin dediği gibi "Meydan bizim at koşturanlar başkası." Topluma, özellikle gençliğe bir bakın. Ulu orta ahlaksızlık diz boyu. İyilik yapmak isteyen insan bile güvensizlikten dolayı ,içi kan ağlayarak, iyilik yapamıyor. Televizyon ve internet ortamlarındaki ahlaksızlık, beğeni ve reyting uğruna, toplumun aile ve ahlak yapısının temeline dinamit koymaya devam ediyorlar. Bir Allah'ın kulu çıkıp durun ne yapıyorsunuz? demiyor. Dinimize, kitabımıza, kutsallarımıza saygısızlık hat safhada. Faizin öyle reklamı yapılıp teşvik ediliyor ki; faiz yemenin Allah ve Resulü'ne savaş açmak olduğu önemsemiyor. Kazancı ne kadar çok olursa olsun bereketinin olmayacağını umursamıyor. Kazancının haram olarak devam etmesinin Allah'ın gazabından olduğunu hiç düşünmüyor. Rızkın Allah'ın garantisinde olduğunu bildiği halde bilmemezlikten gelmeye devam
ediyor. Maalesef eğitim yerine, sadece çıkar amaçlı öğretim yapıldığından gençlik ahlaki yozlaşmaya ve egoist insanlara dönüştürüyor. İvedilikle anaokulu veya ilkokuldan itibaren gerçek ahlak eğitimi; adab-ı muaşeret, kul hakkı, kamu hakkı, toplumun ahlaki kuralları mutlaka eğitilerek öğretilmelidir Bunu vasat bir insan dahi bildiği halde niçin bu eğitim yapılmıyor? Bu eğitimlerin yeterli olmadığını anlamak zor olmasa gerek. Refah seviyemiz yükseldikçe dini yaşamdan uzaklaşır olduk.    

   Doğru söylemek güzel olduğu kadar, aslolan doğru yaşamaktır. Eğitici her insan doğru yaşamalıdır. Ön teker nerden giderse arka tekerde onu takip eder. Bunlar olmadığı sürece; ne yapılırsa yapılsın 'havanda su dövmek' ten öteye gitmez. 

   Bu söylediklerini duyan olur mu? diyeceksiniz. Milletin derdiyle dertlenen biri olarak benden söylemesi.Allah Resulü; "Kıyamet günü mü'min'in mizanında güzel ahlaktan daha ağır bir şey yoktur. Muhakkak ki Allah söz ve fiilleri çirkin kimselere son derece öfkelenir."

Doğru yaşamak ve doğruyla hemhal olmak dileğiyle