ŞEMS-İ TEBRİZİ'YE, ATEİSTİN SORDUĞU SORULAR VE ALDIĞI CEVAPLAR.   

DETSELİ MEHMET CEVİZ HOCA mehmetceviz69@hotmail.com

  Hz. Mevlana’ya felsefecilerden bir grup gelerek bazı sorular sormak istediklerini söylerler. Hz. Mevlana da onları hocası Şems-i  Tebrizi hazretlerine havale eder. Bunun üzerine onun yanına giderler.Şems-i Tebrizi mescidde, talebelerine  bir kerpiç ile teyemmümün nasıl yapılacağını  göstererek anlatmaktadır. Gelen felsefeciler Şems-i Tebrizi’ye,üç  adet soru sormak istediklerini  belirttiler. Şems-i Tebrizi  ‘buyrun sorun’ diye cevap verir.Felsefecilerden birisi sorularını sormaya başlar: “Allah var diyorsunuz; ama görünmez,bize  gösterinde bizde inanalım” der. Şems-i Tebrizi, ’öbür sorunu da sor’ der. Felsefeci  sorularına devam eder. İkinci sorum ise; Şeytanın ateşten yaratıldığını söylersiniz, sonra da ona ateş ile azap edilecek dersiniz. Hiç ateş, ateşe azap eder mi? der. Şems-i Tebrizi; ‘diğerini de sorun’ der. Felsefeci, ‘üçüncü sorum ise, Ahirette herkes hakkını alacak, yaptıklarının cezasını çekecek diyorsunuz. Bırakın insanları,canları ne istiyorsa yapsınlar karışmayın.’

Bunun üzerine Şems-i Tebrizi, elindeki kuru kerpici soru soran adamın başına vurur. Bunun üzerine adam vakit kaybetmeden  zamanın kadısına giderek davacı olur. Kadıya, “Ben soru sordum, o başıma kerpiç vurdu.’Şems-i Tebrizi den şikayetçiyim. Kadı,derhal Şems-i Tebrizi’ yi mahkemeye getirtir. Niçin vurduğunun sebebini sorar. Şems;’ Ben sadece verdiği sorulara cevap verdim.’ deyince kerpici neden vurdun? diye sorar. Şems-i Tebrizi şöyle anlatır: ‘Efendim! bana, “Allah’ı göster inanayım” dedi. ‘Şimdi bu adam, başına vurduğum kerpicin başın da ağrı yaptığını söylüyor, başının ağrısını göstersin de görelim.’ Yine bana, şeytana nasıl ateş ile  azap edileceğini sordu. Ben buna toprak parçası ile vurdum. Toprak onun başını  acıttı,halbuki Kendi bedeni de topraktan yaratıldı. Toprak,toprağa nasıl acı verir. Bana tekrar sordu. ‘Bırakın herkesin canı ne isterse onu yapsın, bundan dolayı bir hak olmaz’ dedi. Benim canım, onun başına kerpici vurmak istedi, vurdum, niçin hakkını arıyor? Aramasa ya!

           Şems-i Tebrizi, sözlerine şöyle devam etti;“Bu dünyada küçük meseleler için dahi hak aranırsa, büyük mizanında kurulacağı; “boynuzsuz koçun, boynuzlu koçtan hakkını alacağı’ çetin ahiret gününde niçin hak aranmasın.Bu sözleri ve cevapları duyan ateist adam, davadan vazgeçip, Şems-i Tebrizi’ye hak vermiş ve mahçup olmuş bir şekilde oradan ayrılır.

          Şöyle bir hikaye anlatılır: Bilge olan,aynı zamanda Sultan da olan bir yönetici varmış. Herkes ona gelir, sorular sorar o da doğru olan ne ise ona uygun cevap verirmiş. Yine bir gün bir adam bilge kişi ye gelerek  “Sultanım! İnsan dünyada iken özgür müdür? özgürlük var mıdır. ”Bilge kişi “evet! insan özgürdür. Sana bir örnek ile göstereyim” der ve şöyle devam eder. “Sen tek ayakta durabilir misin. ‘Evet, dururum’ ‘Hangi ayakla tek başına durursun’ ‘sağ ayağımla daha sağlam dururum.’ O zaman sol ayağını kaldır.’ Adam  sağ ayağının üzerinde tek bacakla, ayakta durur. Bilge; “ayakta dura biliyorsun değil mi? “ Adam‘ durabiliyorum. ’Bilge  kişi; ‘tamam ayağını indirebilirsin’ der. Sonra Bilge kişi; ‘Şimdi de iki ayağını kaldır.’ der. Adam, ‘Efendim! İki ayağımı kaldırsam  düşerim.’ der. Bilge kişi; ‘işte özgürlükte böyle bir şey. Özgürce yaşamak için bir tarafı  sağlam tutmak gerekir. O da manevi bağlardır. Onu da yok edersen düşer, kaybolur gidersin” der.
Selam ve Dua ile Kalın…