KÖY ENSTİTÜLERİ NİÇİN AÇILDI NİÇİN KAPATILDI

DİLEK ÜLVAN istasyonhaber422@gmail.com

Emperyalizmin kirli zaferlerinden biri de Köy Enstitüleri’nin kapatılmasıdır…

“Köy Enstitüleri niçin açıldı?” sorusunun cevabı ne kadar netse “Niçin kapatıldı?” sorusunun cevabı o kadar muallak ve karanlık…

Bu konuda yazılmış yüzlerce metin olmasına rağmen sadece taraflı yayınların karanlık söylemlerini benimseyerek, atılan iftiralara inanmış bir kitlenin olması ne kadar acı…

Maalesef bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak gibi bir hastalığı var bazılarının. Herhangi bir konuda araştırma yapmadan, muhakeme etmeden, işine gelen yazı ve söylemleri “kopyala yapıştır” yöntemiyle kendi düşüncesiymiş gibi aktaran bu kişilerin varlığı, gerçeği her zaman gölgelemiştir ve gölgelemeye devam edecektir.

Evet, Köy Enstitüleri’nin açılış amacı netti; köyleri her açıdan kalkındıracak öğrenciler yetiştirmek…

Bu okullarda kültür derslerinin yanı sıra demircilik, marangozluk, kümes hayvancılığı, arıcılık, ziraat gibi branşlarda da eğitim veriliyor, teorik bilgiler pratik uygulamalarla birleştiriliyor, soran, sorgulayan, rasyonel düşünen, hak yemeyen, hakkını savunabilen, öğrenciler yetiştiriliyordu.

Bu öğrencilerden biri de şu an yüz yaşında olan babam Mehmet Ali Ülvan…

Vatan, millet, bayrak denildiğinde, yirmilik bir delikanlının heyecanı ve şevki yayılır babamın gözlerine. Atılan onlarca iftirayı dinlerken o gözler solar ve yaşla dolar. En çok da kızlarla erkeklerin bir arada yattığı yalanına üzülür. Öz kız kardeşlerine atılan bir iftira olarak algılar çünkü…

Üzüldüğü diğer bir konu da kendilerine “dinsiz imansız” damgasının vurulmuş olmasıdır. Herkesin inancına saygı duymakla birlikte kendi inancı gereği orucunu da tutar, namazını da kılar.

“Haklının değil güçlünün yanında olmanın yanlış olduğunu savunduğumuz için anarşist dediler bize” der ve ekler “Haklının yanında olmak, haksızlık karşısında susmamak başkaldırı değil, insanlık onuru gereğidir.”

Köy Enstitüleri her alanda öylesine donanımlı öğrenciler yetiştirmiştir ki, üniversite bitirmiş, master yapmış bir kişi olmama rağmen, siyaset, sanat, tarih dahil hemen hemen her konuda yetersiz kalırım babamla tartışırken. Gerçekten…

Köy Enstitüleri’nin başka bir açıdan da değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Her toplumun kendine özgü bir sosyo - kültürel yapısı vardır. Her eğitim modeli her toplum için uygun olmayabilir. Köy Enstitüleri tamamen Türkiye’ye özgü bir eğitim projesidir ve bu yönünün de dikkate alınması gerekir.

Sonuç olarak; her anlamda donanımlı, analist, ahlaki ve manevi değerlere, insan haklarına saygılı kişiler olarak yetiştirilen ve aynı değerlere sahip öğrenciler yetiştiren devletçi, vatansever, adil, idealist insanlardır Köy Enstitüsü mezunları…

Bir “insan” da olması gereken bu vasıflar kimleri rahatsız etmişse o kişilerdir Köy Enstitüleri’nin kapatılmasına sevinenler…