BU BAHAR
Zamanı falan değil diyeceğini çok iyi biliyorum ve çok iyi biliyorum vuslatın tam zamanı şimdi!
Bahar gelsin yaylalar şenlensin diyor ve soruyorduk bir baharımız daha var mı? Var var. Bu bahar başka bahar ve senin ikliminden göz göze geleceğimiz o an'a teşne! Aklından geçen aklımdan geçen mi acaba? Hangi ay, hangi hafta, hangi gün ve hangi saat? Belki günlerden cumartesi, belki güvercinlerin ikindi telaşı, belki de saatler akşamın beş çayına işaret! Zaman duracak biliyorum ve biliyorum yavru kuşun yuvadan ilk uçmaya kanat çırpacağı heyecana benzer telaş yașayacağım ve gözlerin deyip susacağım. Susma. Kendime ve bir başkasına yasaklı düșten ne kadar cürümsüz hâli vakti yerli yerinde bir duygu kotarabilirsem ne âlâ! Biliyorum zaman ve mekan yanlış diyeceksin kimi insanlara lâkin gecenin içinden geçerken karalar bağlayan renk aldığım doğrudur, sakın karalar bağlayıp kararıp gitmesin düşlerin şafak sökene kadar...
Bekle ve sabret câna.
Dünyanın en güzel yerindeyiz bir bak yerinde miyiz?
Sana gökyüzünü hiç terk etmek istemeyen kuşların hikayesini yazmaya başlasam hangi birini yazacaksın diyeceksin, deme! Bir tanesini yazarsam kaderleri birbirine benziyor.
Biliyor musun göğün yanaklarını avuçlayıp alnından öpmek isterdim. Bu imkansız biliyorum, olsun maviden yanayız ya belki bir gün yüzüne çekersin gökyüzünü farkına varmadan. Farkına varmadan upuzun yoldan geldiğimi ve sanki bin yıllık bir zamandan biriken tükenmișlik ile diyordum değil mi? Evet, gelmek içindi bütün bu çabalarım lâkin haritadan yer beğen sonra sinir harbi yaşatma sözlerine rahvan adımlar ve bu filmin fragmanı desem yaşanacakları üçüncü göz olarak seyret derim. Tozu dumana katmış güz rengi yollardan geliyorum ve benzim bu yüzden ayva sarısı. Pembe yanakların gülümsemeye revan gamze çukuruna düşürecek mi ya da bekletecek mi? Evet. Bekleyip göreceğim daha çok beklersinden hallice. Belki de mutluluk seni beklemek kim bilir.