SÖZ ET
Ve anlamını yitirenlere mânâ vermekti gayemiz lâkin yüklediğimiz anlamlar yetmedi!
Gecenin bir yarısı yıldızların göçü ve günün ilk ışıkları... Gözlerim kapanıyor, düșlerim ayakta!
Aboov saatin farkında mısın değil misin biraz daha düşlerimde kal! Kalıyorum, işte bu hâl böyle olunca kaçı kaç geçmiş bir önemi var mı? Yok desen de her ne kadar gözümün nuru duygusal dengenin muhteşem işleyişinde sana konulan yasak bir başkasına altın tepside sunuluyor. Bize mi içre teselli bir zaman ve bu zamandan düşen: "Armudun iyisini ayılar yer!" Sonra mı sanki hiç işin gücün yokmuş gibi kendine yasaklı mahzun düșlerde debelen dur! Buna isyanım gücümün yettiği kadar. İsyan etmeye başlamadan Neyzen'in, dünyanın izzet-i nefsine başladığı şiiri geliyor aklıma! Gerçekten ona bazen hak vermek gerekiyor, çünkü şairin dediği gibi bazı şeyler anlatılmıyor küfürsüz!
Biliyor musun, yanlış anlayabileceğin şeylerden bile kaçınırken beni yanlış anlamanı istemiyorum, çünkü küfürlerim inan sana değil! İnsan çok şey yapmak istiyor ama çok az şey bile yapamıyor ya anla işte bunun yan etkileri! Dibi tutmuş hayatın dibini sıyırsan ne her yeri yanık kokusu sarmış! Bu durumda ne yapabilirim? Hiçbir şey yapamazsın, sadece seni çok sevdiğimi bil ve benim için çok özel birisi olduğunu unutma diyebilirsin ancak!
Mezara düşen kurtulur ancak ve ancak desem yârdan Leylâ ne ki Mecnun çöle düşmüş! Bana ne düşmesin diyecen de vicdansızlık yapma diyorum ve Molla șarâbın şiirini hatırla bakalım aşka meşkin olacak mı biraz!
"İlmimi rehin verdim, şarap için dün gece
Sakî dedi; bu ilim, etmez bir kadeh hoca!
İki dünyada şayet, şâd olmaksa maksadın
İlmi bırak da öğren, zevk-i mey'den bir hece!"
Yediklerin, içtiklerin, öğrendiklerin ve bildiklerin senin olsun aşk şarabından sarhoş ol ve bir çift söz et. Bir çift söz et derken şair, yıllanmış şaraptan bahsetmiyor. Șair ne demek istemiş kısmını iyi bilirsin. Şimdi bu yazdıklarım senin olsun ve işine yarayan varsa al! Al ki fani dünyaya yüklemiş olduğun mânâlı anlamlarda var olalım, olur mu?