YOLCULUK 

YÜKSEL KÖKER yukselkoker58@gmail.com

Yaşamın basit kurallarında insan, kendisini öğrenmeden başkasını öğrenme gibi şansı yok. Kendisini bilmemek, kendi ana dilini iyi bilmeyen birinin yabancı bir dili öğrenirken çektiği zorluğa benzer. Öncelik kendisinden başlamalı! Peki bir insan kendisini nasıl öğrenebilir? En başta insan, kendisiyle barışık olarak öğrenebilir. Kendisinde olan veya olmayan özelikler çevresi ile harmanlandığında sosyalleşme başlamış olur. Kendisini keşfetme yolculuğu hedefe götürürken götüren şeylerin yeteneği olduğunu anlayacak. Hangi alanlarda başarılı olduğuna yine kendisi karar verecek.

En zor yolculuk insanın kendisine yaptığı yolculuktur. İnsana en çok zararı da ve faydayı da kendisi verir. Bu konuda belli bir mesafe almış kişilere bakıldığında, beyninde gün görmemiş odacıklarının çalıştığını, ruhunun el değmeyen yerlerini açığa çıkarttığını fark etmiş olacağız. Kendi alanında isim yapmış ve varlığından kaynaklı ortaya koyabildiği ne varsa hepsinin hikayesinde öncelikle kensini keşfetmesi var. Zeminin ve çevrenin zihinleri telef etmesi her zaman vardır. Bu asla bir bahane olamaz, kendi tembelliğine kılıf olmaktan öteye gidemez. 

Çoklu etkenlerin bir araya gelmesinden olacak şey bu keşifler desek de en önemli olanın insanın var olabilmesidir. Sen varsan her şey var. "Hiç" mesafesini aralayıp, ''Neler oluyor" merakını taşıyan insanların varlığı her zaman varlığımıza katkı sunmuştur. Her an elimizi uzattığımız vakit dokunacak kadar "hiç" mesafesine yakın olmalıyız. Hiçlikten sonra başlayan ikinci bir hayat daha var, tıpkı; tırtılın kozasını delip kelebek olarak çıkması gibi!