Konya’ya 40 km uzaklıkta olan Meram ilçesine bağlı,önceki adı Detse, yeni adı Yeşildere olan, Büyükşehir kanununa göre ise Yeşildere Mahallesi adıyla bilinmektedir. Düz ova olan Konya ilimize hem yakın hem de dağlık tabir edebileceğimiz bir coğrafyaya sahiptir. Adından da anlaşılacağı üzere yeşiller içerisine bürünmüş, şırıl şırıl pınarları ve kaynak sularıyla dereleri coşturan, aynı zamanda tarihî özelliği ile dikkat çeken şirin mi şirin saklı kalmış bir köy. Meşe ve türevlerinden oluşan şahane ormanları ile Allah’ın bahşetmiş olduğu tabiat güzelliklerinin bir araya geldiği nadir görebileceğiniz doğal güzelliğe sahip bir köy. Konya’ya hem yakınlığı, hem ulaşım kolaylığı ile gezilip görülmesi gereken hârikulâde bir yöre. Köyümüzde, tarihî özelliğe sahip olması nedeniyle mağaralar bulunmakta, yerel ifadesiyle viran olmuş yerleşim kalıntıları mevcuttur. İnsanı sıcakkanlı ve misafirperver bir yapıya sahiptir
Anadolu’nun her köyünden ve şehrinden olduğu gibi,bu köyümüzden de daha önceki savaşlarda olsun, Çanakkale ve İstiklal Harbi’nde olsun bir çok şehit vermiş ve savaş gazileri bulundurmuştur. Vatan, bayrak ve İslam’a hizmet etmiş âlim ve ilim erbabı ile birlikte ülkeye hizmet eden birçok kıymetli insanlar yetiştirmiştir ve hizmete devam eden müstesna insanlar mevcuttur. Konya’mın sayısız âlim ve ilim adamını yetiştirdiği gibi, böylesine güzel bir köyde doğup büyüyen değerli âlim ve fazıl; Detseli Mehmet Feyzi Efendi’nin kısaca hayatını siz okur kardeşlerime aktarmak istiyorum.
Detse köyünde dünyaya gelen Mehmet Feyzi Efendi’nin doğum tarihi bilinmemektedir. İlk tahsilini İnlice köyünde yaptıktan sonra Konya’ya geldi. Konya’da Gilisralı Hacı Osman Efendi’nin bir süre derslerine devam etti. Daha sonra Gilisralı Tahir Efendi ile İstanbul’a gitti ve orada Fatih Medresesi müderrislerinden Hafız Şakir Efendi’den okuyarak icazet aldı. Tahsilini tamamladıktan sonra, gerekli bütün imtihanları vererek dersiam oldu ve bir süre İstanbul’da müderrislik görevinde bulundu. Konya’ya geldikten sonra, Darü’l-Hilâfetü’l-Aliyye Medresesi’ne 14 Aralık 1921 tarihinde fıkıh ve Mecelle müderrisi olarak atandı. Bir taraftan bu görevini sürdürürken, diğer taraftan da Kapı Camisinde ilgi çeken vaaz ve sohbetlerine devam etti. Medreselerin kapatılmasından sonra, vaiz olarak bu görevini sürdürdü ve 1935 yılında vefat etti. Kitaplarının bir bölümünü Konya Yüksek İslâm Enstitüsü’ne bağışladı. Mahmut Sural Bey, dizi yazısında yakinen tanıdığı Detseli Mehmet Efendi hakkında şunları söyler: “Merhum Detseli Mehmet Efendi, yüksek ilmî gücü dışında, çok güzel Türkçe telaffuzu, giyim kuşamı, kibarlık ve nezaketi ile de, eski bir İstanbul beyefendisi idi.” Onun bu özelliğini tahsilini İstanbul’da yapması orda belli bir süre yaşadığına bağlandığı söylemektedir.
Allah’ın, İlmi ile amil olan kulları olmak dileğiyle selam ve dua ile kalın…
Kaynak:Mahmut Sural, 28 Ekim 1975 dizi yazı;M. Ali Aldur, “Detseli Mehmet Feyzi Efendi”,Konya Ansiklopedisi
YORUMLAR