YÜKSEL KÖKER

YÜKSEL KÖKER

[email protected]

BURASI DÜNYA

03 Ocak 2022 - 00:31

Uyandığımız bu hayat dünkü sabah hiç değil.  Aldanma sen güneşin aynı yerden doğduğuna!
Soruların tek bir cevabı yok zamanın ruhuna ve makânların durumuna göre çeşitleri artabiliyor!
Ve iple çekilen zamanın ele takılan kısmındayız; düğümleri bir, iki ve üç değil, bilakis daha fazla, lâkin çekmek daha kolay oluyor. Elimize takılan 
yıllar sonra tesiri anlaşılan sözler nihayetinde "ben demiştime" mülhem ve bu kısmında olmak kadar kötü hiçbir şey yok! Her zaman haklı olmak insanları mutlu etmiyor!

Ruhumuz, ete kemiğe bürünürken bilincinimiz bir zaman sonrasında yoktu ve öncesinde ne oldu ne olmadı hiç görmedik. Öncesi ve sonrası arasında olup bitenler vardı. Bu arada geçen bir düş zamanına münhasır atılan taşlar kurbağayı ürkütmedi ama yolumuzdan da etmedi.

Zorluklar var elbette ama güzel yanları da yok değil desem akla ilk gelenler var; işte burası vuslat ve nazı virane olsa da yaşamaya değer.
Kızıl tamudan uzak düşlere iremde bir gül ve 
sevimli mi sevimli. Bir küsüşü var ve bir de didişmeye bahane feryadı figanı. Dizginleri tut
şahlanış asalette ve bakışları vahşi kısrak!

"İnsan muhabbet duyduğu kişinin kaderinden pay alırmış..."

Yüksek ruhlar için belki alçak bu dünya, lâkin yeryüzünden fecre uzanan düşler yok değil ve onu hissetmek ve onu hissedenin ne hissettiğini hissetmek! Var mı böyle düşlerin matematiği? Olmaz mı çözmeye gör ne aklını başından alacak düşünce sahipleri çıkacak karşına ve hiçbiri birbirine benzemeyecek. Evet, kaderin kederi veya kaderin nimetleri! Her hangi biri olursa olsun pay almak ve pay vermek hiç tesadüfi bir durum değil ve olması gerekiyordu oldu. Bunun yerinin tutacak başka bir düşünceye kadar bu hep böyle kalacak.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum