ÇUKUR  ...

Eleştiri hakkı var. Eleştiri cümlelerinin bozuk yapısına bakılınca dildeki yetersizliği anlaşılır bir noktaya kadar lâkin eleştiri konusu edebiyat olunca garip bir ironi ortaya çıkıyor. Sırf kendine yükseklik kazanmak için seni açık veya üstü kapalı eleştiriyorsa, mutlaka senden eksik kalan yanları vardır. Evet, eleştiri yapıcı olursa karşılık bulup anlam kazanır... Bundan gayrı mı? Dedi kodu ve iftiradan öteye gitmez! 

Derin düşün! Düşünemem gülüm. Sebep? Belli bir sebebi yok lâkin düştüğü çukuru çok derin sananlar var ve bunların yüzünden... Düştüğü çukurun derinliğini fark edebiliyorsan derin düşünüyorsun diyebilirim sana. Ne dersen de bana, çukur; kendini ona değil, onun ahvâlini bana gösteriyor. Hangisini önce fark ediyorsun, yani çukuru mu onu mu? Tabii ki çukuru ve içinde ne var merakı ile bakınca onu fark ediyorum. Tepkin ne oluyor? Hayırdır ne işin var burada sorusuna, burnundan kıl almaz duruşlu bir cevap! Sonra? Yusuf'un düştüğü kuyuya hiç benzemez ve değil burası diyorum. Nasıl bir yer? Sen tahmin et derin düșünüp ve bir tamlama getir düştüğü çukura!

Ve böyle olmuştur ilk başından beri anlașılmaz bir vakit gelip karşına durana kadar! Çok derin bildiğin ne varsa onun da başka bi derinliğinin olduğunu bilmek, çünkü kendi derinliğini hiç bilmiyor kimseler! Bilmeyince de başkası öyle bir fark ediyor ki buna bildiği dünya ölçüleri yetiyor. 

Elinde fırsat varken pişmanlık yaşanmasın diye bir adım ötesini düşünen vicdanın rahatlığı çok sürmez ve pişmanlıktan sızlar, çünkü o kişi aynı manzarayı seninle yaşarken hiç aklına gelmez seni düşünmek ve kendi bencil davranışı ile bir anlık hevesin kirli sonuçlarının kurbanı olman için kırar ve paramparça eder. 

İlla ki bir şey olacak ve o çok şey ifade edecek
ve seni tek geçerim bu alemde diyen tek seni ezip geçecek ve sonra ezerken ezildiğini anlayacak! Bazı şeyler erken anlaşılsa ne üzerine kireç atıp beton döksen bile mikroplar vicdanından beynine sıçrar! Her şeyin zamanlı veya zamansız mutlaka anlaşılacağı yeryüzünde, kötülüğe teslim olmak ve çok erkenden cehennemi yaşamak da var, etme !