ÖTE SESLER

Susmadım içimden konuşuyorum ve arada bir sesli düşünüyorum. Ne demiyorsam o değil, valla değil değil ne diyorsam o!

"Yapma şunu ve çıkar ağzındaki baklayı." Ağzında mercimek ıslanmaz kısmı ivedi geçiyor, mevsim kurak ve aylardan eylül! "Ne olmuş eylüle?" Daha ne olsun benzin soluk ve düşlerin rengi anız sarısı. Yüz üstü mü güz üstü mü bıraktın beni? "Ne saçmalıyorsun?" 
Sadece sordum niye darlandın? "Tamam, sen devam et, sustum gerilmeyelim durduk yere!" 
Yok artık daha neler! "Yokla artık daha neler'' Ne diyorsun iç sesim hani susmuștun?" Sende öyle söz var ki susmak ne mümkün mümkünatına!" Sana bir şey söylesem inanır mısın? "Hayır bu saatten sonra gözlerime bile inanamıyorum ne kadar güzel yazdığını düşünürken düşündüklerim düşündürdüklerinin yanında devede kulak misali." Yani devede kulak bile değil mi diyorsun? "Evet, hatta bir fazlası lâkin deve demişken bedevi düşlerime vahada bir gün ve o gün bugün desem ne inadına yoksun!"

Duygu dünyam, iç sesim, hiç sesim ve yazılmış alnımdaki sen! "Ne yazılmış iç sesim?" Hani demiştim ya alnımdaki sen! "Evet, ne olmuş ona?" Daha ne olsun yazılanlar yazıldığı gibi kalıyor sadece rüzgâr çıkarsa saman alevi düşlerimden bir umut. "Buna da șükür desene ya hiç olmasaydı ne yapacaktın?" Evet, haklısın ve bir o kadar da altını çizecek kadar dokunuyor sözleri gönül dünyama.

Bir hayli zaman yazdıklarıma daha önce unuttuklarım önceliğini alır ve yeniler ile farklı bir karıșım, sanki bilinçli unutulmuş! Bu demek oluyor ki bütünlük hiçbir vakit kayboluyor ve dahi az gecikmiş olsa da gerçek yerini alıyor. İç sesim, inan onu da böyle görüyorum, geciken ve hatta çok geciken desem yeri var diyeceğim de böyle olması gerekiyordu belki, belki de taşlar yerine oturduktan sonra biz yerimizi alacaktık kim bilir. "Bütün bunları niye anlatıyorsun?" Olmaz anlatmadan, çünkü duygusal fay hatları var ve sürekli enerji üretiyor, bu yüzden açığa çıkması elzem. Kaldı ki ufak ufak açığa çıkmamış olsa ne büyük bir patlama ikimizin de sonunu getirecek! "Şimdi anlıyorum küçük deprem gibi sözlerini lâkin çok sarsıcı! " Onu sarsmasam yerinden bir milim oynamaz ve çekim alanına giremezsin. "Güvenli ve sakin ellerde diyorum görüntüsü." Yok öyle olduğuna bakma ve öte git demeye gör keçi gibi inatçıdır vesselam.